Geçmişten bu yana yaşanan toplumsal değişimler, teknolojik gelişmeler ve insan ilişkileri çocuk eğitimi dahil bir çok alanı etkilemiştir. Ailelerin yaşayış biçimleri, ihtiyaçları ve edindikleri yeni bilgiler çocuklarını nasıl büyüteceklerinde önemli rol oynamıştır. Bütün bu gelişmeler ve değişimler sürerken değişmeyen nadir şeylerden biri çocuklardaki oyun oynama isteği olmuştur.
Farklı yaşam dönemlerinde, farklı kültür ve milletlerde, farklı coğrafyalarda çocukların hemen hemen hepsi oyun oynarlar. Çocuk denilince akla gelen en önemli aktivite oyun olmuştur. Gözünüzde; şehirlerde oyun parklarında oynayan çocukları, köylerde sokaklarda bebeklerle oynayan, misket oynayan çocukları, açlığın kıtlığın olduğu bir ülkede elinde yırtılmış bez bir bebeği olan çocuğu, televizyonun kumandasının orasını burasını kurcalayan çocuğu, mutfakta tencereyle tabakla oynayan çocuğu hayal edebilirsiniz.
Bütün bunlara baktığımızda çocuk, nerede ve ne zaman olduğunu önemsemeden sürekli oynar ve oynamak ister. Çünkü oyun çocuğun sevgi gibi en önemli ihtiyacıdır. Yetişkinler çocuğun oynadığı oyunu eğlence amaçlı, onu oyalayan bir şey olarak görürler. Ancak gerçek durumun bununla hiçbir alakası yoktur. Çünkü çocuk için oyun ciddi bir iştir. Nasıl yetişkin mesleğini gereğince yapmak istiyor ve işinde ciddiyetle çalışıyorsa çocukta oyunu işi olarak görür ve büyük bir özveriyle oynar. Örneğin çocuğunu oyunu bırakıp yemeğe gelmesi için çağıran bir anne çocuktan şu tepkiyi alır “ama anne daha oyunum bitmedi ki” ya da oyuncaklarının dizilimini değiştiren bir yetişkin çocuktan alacağı tepki “onun yeri orası değil, yanlış yaptın, bu burada olmalı” şeklinde olur. Bunun gibi tepkilerden de anlaşılacağı gibi çocuk oyunu mesleği gibi görür ve planla programla sonuna kadar icra eder.
Oyun çocuğun dilidir. Çocuk kendisini oyunla ifade eder ve kendi kişiliğini oyunda fark eder. Dış dünyayı oyunda keşfeder, yaşadığı olayları oyunda anlamlandırır, söylemek istediklerini de oyunla dile getirir. Yani bir yetişkin nasıl konuşma ihtiyacı hissediyorsa çocukta oyun oynama ihtiyacı hisseder. Nasıl yetişkin konuştukça rahatlıyorsa çocukta oynadıkça rahatlar. Nasıl yetişkin bir şeyi deneyimleyerek, uygulayarak daha iyi öğreniyorsa çocukta oyun oynayarak öğrenir. Çünkü oyun aynı zamanda çocuğun öğrenme şeklidir. Çocuk yaşadığı olumsuz olaylara karşı tepkisini oyun oynayarak gösterir. Örneğin kardeşini kıskanan bir çocuk oyun oynarken kardeşi yerine koyduğu oyuncağa tepki verir, onu pasifleştirir, ona bağırır çağırır veya üzerine yemek döktüğü için azarlanan bir çocuk oyunda anne rolüne girer ve üzerine yemek döktüğü bebeği azarlamaya başlar ya da tam tersi bir tepkiyle bu olayı canlandırır. Yani çocuk içsel dünyasını oyunla dışarı vurur. Söylemek istediklerini, yapmak istediklerini, üzüntülerini, mutluluklarını, yaşadığı sorunları oyunla dile getirir.
Çocuğun hayal dünyası oyunla gelişir. Öğrenmesi ve gelişimi oyunla tamamlanır. Becerileri oyunla gelişir. İnsan ilişkilerini, toplumsal kuralları, toplumsal rolleri çocuk oyun ile öğrenir. Samsun oyun terapisi ve Samsun çocuk terapisi hizmetleriyle gelişim için bu çalışmalar yapılabilmektedir. Çocuk oyun ile eğitime ve öğretime daha hazır hale gelir. Yeni bir şey üretmeye hazırlanan çocuk oyun oynayarak bunu deneyimler ve gerçek hayatta uygular. Oyun çocuk için bir laboratuvar işlevi görmüş olur. Yeni biriyle oyun esnasında tanışır, onunla ilişkilerini oyun oynayarak geliştirir. Örneğin sen şu çocuğu tanıyor musun? Diye sorulan bir çocuk “evet ben onunla oynamıştım” ya da “ben onunla önceden hiç oynamadım” gibi cevaplar verir. Yani kimi zaman çekingen bir çocuk oyun ile açılır, kimi zamanda bencil bir çocuk oyun ile işbirliğini öğrenir.
Bütün bunları göz önüne aldığımızda, çocuğu anlamak, onun iç dünyasına girmek için, onun oyununu çok iyi bilmeli, oyunda onu iyi gözlemlemeli ve onunla oyun oynamalıyız. Oyun sayesinde çocuğun yaşadığı sorunu daha kolay tespit edebilir ve onun ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabiliriz. Oyunun çocuk ruh sağlığı açısından faydalarını kavramalı ve bunu kullanmalıyız.
Samsun Psikolog, Psikolojik Danışman ve Psikoterapist hizmetleri için Samsun Psikolojik Destek projesi kapsamında çalışmalarımızı inceleyebilirsiniz.
Adem TATAR Uzm. Psk. Dan.
Bilgi Almak ve Randevu İçin Arayınız: 05399277232